Temel Asaletler ve Yöneticilik Ağı

Temel Asaletler ve Yöneticilik Ağı

© 2004 by Frank Piechoski

Astrolojinin çoğu düzen hakkındadır. Burçların sırası, gezegenlerin evlerdeki yerleşimi, açıları oluşturmak üzere 360 derecenin farklı farklı bölümlenmesi, her bir burca element ve nitelik atanması bu düzenin göstergeleridir. Astrolojinin düzenlilik gösterdiğinin diğer bir işareti yöneticilik ilişkileridir.

Burç yöneticiliği ve asaletleri incelerken yedi klasik gezegeni, yani Güneş, Ay, Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter ve Satürn’ü kullanırım.

Dışsal gezegenler, Uranüs, Neptün ve Plüton çok daha yakın zamanlarda keşfedilmişlerdir. Onlara, yöneticilikler ve temel asaletler sistemi çerçevesinde itibar etmek için, arkalarında binlerce yıla dayalı astroloji araştırmaları bulunmamaktadır.  Bu durum modern gezegenlerin kullanılmaması gerektiği anlamına gelmez. Sadece benim tercih ettiğim yöneticilikler ve temel asaletler sisteminde yerleri yoktur. Örneğin, Uranüs gezegenine atfettiğimiz anlam, Kova burcuyla bir çok benzerlikler taşıyabilir. Fakat Uranüs Kova’yı yönetmez, Satürn yönetir.

Bir gezegen, temel asaletler bakımından haritada önemli konumdaysa, çok iyi ve net biçimde işlev görür. Temel asaletler şunlardır: Ev yöneticiliği, yücelik, triplisite, term ve face. Ev yöneticiliği terimini, diğer yöneticilik türleriyle karışmaması için ayrı tuttum. ‘Zararlı’ ve ‘Düşük’ denilen temel zayıflıklar da vardır. Herhangi bir temel asaleti olmayan gezegen ‘Peregrin’ olarak nitelenir.

Diğer temel asalet türlerine geçmeden önce, ev yöneticiliklerine odaklanacağız. Eğer bir gezegen yöneticisi olduğu burçtaysa çok rahat bir yerdedir (Daha eski metinlerde bazen kendi  ‘evinde’ denir. Bu da karmaşayı arttırır).  Burada net biçimde işlev görür ve kendi doğasına uygun hareket eder.  Bir gezegen kendi evinde rahattır. Klasik ev yöneticiliklerini uygularsak, Güneş Aslan’ı, Ay Yengeç’i, Merkür Başak ve İkizler’i, Venüs Boğa ve Terazi’yi, Mars Koç ve Akrep’i, Jüpiter Yay ve Balık’ı, Satürn de Oğlak ve Kova’yı yönetir. Güneş ve Ay hariç tüm gezegenlerin bir eril bir de dişil olmak üzere iki burcu birden yönettiklerini fark edeceksiniz. Eğer bir gezegen eril kutupsallığa sahip bir hava burcunu yönetiyorsa, aynı zamanda dişil kutupsallığa sahip bir toprak burcunu da yönetir. Eğer gezegen, eril kutupsallığa sahip bir ateş burcunu yönetiyorsa, dişil kutupsallıkta olan bir su burcunu da yönetir.

Diğer temel asalet türlerine ilerlediğimizde, öncelikle yücelik kavramıyla karşılaşırız. Gezegenlerin yüceldiği burçlar şunlardır: Güneş Koç’ta, Ay Boğa’da, Jüpiter Yengeç’te,  Merkür Başak’ta (aynı zamanda yönetir), Satürn Terazi’de,  Mars Oğlak’ta ve Venüs Balık’ta. Bunlara ilave iki yücelik konumu daha vardır: İkizler’deki Ay’ın Kuzey Düğümü ile Yay’daki  Güney Düğümü. Yücelmiş bir gezegen çok güçlüdür. Kendi yönettiği burçta olduğundan çok daha bağımsız hareket eder. Yücelmiş olmak, gezegene, kendisini güçlü biçimde ifade etme izni verir. Evin mukimi olmaktan çok, ‘Saygın bir konuk’tur.  Bu yüzden Balık’taki Venüs, gerçek bir romantik, Oğlaktaki Mars ise hırslı bir muvaffaktır. 

Triplisiteler, haritanın diurnal (gündüz) veya nokturnal (gece) oluşuna, yani haritada Güneş’in ufkun altında veya üstünde bulunuşuna göre farklılık gösterir. Elementlerin triplisiteleri şöyledir: Ateş- Güneş gündüz ve Jüpiter gece, Toprak- Venüs gündüz ve Ay gece,  

Hava- Satürn gündüz ve Merkür gece, Su- Mars gündüz ve  gece. Mars, su triplisitesini, hem gündüz hem de gece yönetir. Çünkü atılgan doğası, en iyi su tarafından dengelenir.

Temel asaletlerin en kompleks olanı term’lerdir. Her burç eşit olmayan beş term’e bölünmüştür. Her term farklı gezegen tarafından yönetilir. Ev yöneticiliğinden, yücelikten ve triplisiteden daha zayıf bir asalet türüdür. Fakat, haritadaki gezegenlerin rölatif güçlerini değerlendirmekte yine de önem taşır.  Termleri net olarak belirlemek için lütfen aşağıdaki tabloyu inceleyin.

 Ayrıca faceler ve dekanlar vardır. Bunlar da tabloda verilmiştir. Termlerden daha zayıftır. Her burç on derecelik üç eşit bölüme ayrılmıştır. Eğer bir gezegen yalnızca face türünde bir asalete sahipse, bazen ‘son nefesinde’ olduğu şeklinde ifade edilir.

Aşağıda William Lilly’nin “Christian Astrology” kitabının Regulus faksimile baskısından alınan  temel asaletlere ilişkin bir tablo verilmiştir.

 GEZEGENLERİN TEMEL ASALETLER TABLOSU

William Lilly, gezegenlerin rölatif güçlerini saptayabilmek için puan-tabanlı bir sistem geliştirmiştir.  Kendi burcunda olan bir gezegene 5 puan, yücelik konumuna 4 puan, kendi triplisitesi içindeyse 3 puan, kendi term’indeyse 2 puan, kendi face’inde olduğunda da 1 puan vermiştir. Ayrıca bir gezegen zararlı konumdaysa veya peregrin ise 5 puan, düşük konumdaysa 4 puan eksiltmiştir.  Temelde,  zararlılık, yönetici burcun karşıt konumundaki, düşüklük ise yüceliğin karşıt konumundaki burçtur. 

Bir peregrin gezegen, yani hiçbir temel asaleti olmayan gezegen, gevşek bir bilardo topu gibi işlev görür (karambole düşürür). Peregrin gezegeni açıklamanın bir yolu, onun kendisi olmayı istemeyip, bulunduğu burcun yöneticisi gibi hareket etmeyi istemesidir. Böylece sefil olur. Zayıflık nedeniyle değil, uygunsuz işlev görmesi nedeniyle.  Peregrin gezegenlere bu şekilde bakma yolunu ilk kez ISAR-2000’de bir konferansta Robert Hand’den dinledim. O zamandan beri, onları bu şekilde dikkate alıyorum.

Şimdi bütün bu bilgiler iyidir. Fakat bunları nasıl kullanacağız?  Asaletleri kullanmak, bir haritadaki en önemli gezegenleri çeşitli yollarla belirlememize yardımcı olabilir. Bunlar, diğer tekniklerle birlikte çalışan temel inşa bloklarıdır.  Daha tam, derin ve anlamlı harita yorumu sunarlar.

Bunu yapabilmemizin basit bir yolu, yukarıda ayrıntılı olarak açıklanan Lilly’nin puanlama sistemini kullanarak bir haritadaki hangi gezegenlerin en yüksek asalete sahip olduklarını saptamaktır.  Bir haritada yüksek asalete sahip bir gezegenin haritanın açıklanmasında bir çok yönden çok önemli olduğunu keşfettim. Yüksek asalete sahip bir gezegen, danışanın potansiyel güçlerine, kariyer olasılıklarına ve eğilimlerine işaret etmek için yararlı olabiliyor. Örneğin kendi haritamda en yüksek puana sahip üç gezegen Jüpiter, Mars ve Satürn’dür.  Benim en uzun-ömürlü üç kariyerim, aktörlük, askerlik ve astrolojidir. Bir çok astroloji programı Lilly’nin puanlarını hesaplamakta.

Haritayı tam anlamıyla kavrayabilmek için, asaletleri ve yöneticilikleri kullanabileceğimiz başka bir yol ise düzenleyici ilişkileridir. Düzenleyicilerin kullanımı, haritadaki ayrıntıları birbirine bağlayarak danışanı harekete geçiren esasları anlamamızı sağlar. Benim düzenleyicileri kullanma yolum, gezegenleri ev yöneticilikleri ile ilişkilendirerek haritayı ana temayı oluşturan bir veya bir kaç gezegene indirgemektir.

Düzenleyicileri, yöneticilik silsilesini izleyerek, bir kör noktaya ulaşana kadar kolaylıkla kullanabilirsiniz. Ben bu noktaya ‘haritanın ana teması’ diyorum. Ana Temaya işaret eden farklı türde düzenleyiciler vardır: Tek düzenleyiciler, çoklu düzenleyiciler, karşılıklı ağırlamalar, çoklu ağırlamalar ve bileşik düzenleyiciler/ağırlamalar.

Bir tek düzenleyici, yalnızca bir gezegen kendi yönettiği evdeyse ve karşılıklı/çoklu ağırlama yoksa oluşur. Tek düzenleyici, haritanın ana temasının en net işaretidir. Diğer gezegenlerin hepsi, açılar ve ev başlangıç çizgileri en nihayetinde bu tek düzenleyiciye bağlanırlar. Eğer diğer önemli göstergeleri haritanın hükümeti gibi düşünürsek, tek düzenleyici diktatördür.  Hepsi diktatöre uymak zorundadır. Burası tüm kararların alındığı yerdir. Bob Dylan’ın haritası, tek düzenleyici olan bir harita örneğidir.  Merkür, kendi yönettiği İkizler burcundadır.

Çoklu düzenleyiciler, iki veya daha çok gezegen kendi yönettikleri burçlarda olduğunda ortaya çıkar. Kendi burçlarında bulunan gezegenlerin sayısına bakarak yönetim biçimini belirleyebiliriz. İkili bir ortaklık, üçlü, dörtlü veya daha fazla ortaklı çoklu bir yönetim söz konusu olabilir. Her gezegen, ev ve köşe noktası kendi yönetici gezegenine bağlanacağından, haritada, bir şey yapılması gerektiğinde dönüp bakılacak tek bir diktatör yoktur. Satürn’ün  Oğlak’ta, Jüpiter’in Yay’da  olduğu bir haritayı örnek verelim.  Danışan bazı durumlarda Satürn bazlı, bazılarında ise Jüpiter bazlı harekete geçecektir.

Karşılıklı ağırlamalar, iki gezegen birbirinin yönettiği burçlarda olduğunda meydana gelir.  Harita, karşılıklı ağırlama ilişkisi içindeki iki gezegen arasında bir tahterevalli mücadelesine indirgenir.  Buradaki yönetim şeklinde, tüm alanlar üzerinde eşit güce sahip iki yöneticinin her biri, en uygun eylemde bulunmak için ileri geri çekişir. Ted Turner’ın haritası, ortak düzenleyicilerde sonlanan bir harita örneğidir. Venüs Mars’ın yönettiği Akrep burcunda, Mars ise Venüs’ün yönettiği Terazi’dedir. 

Üç veya daha fazla sayıda gezegen aynı tür bir ‘kapalı devrede’ karşılıklı ağırlama benzeri bir etkileşim içindeyse, ben buna çoklu ağırlama diyorum. Güneş’in Yengeç’te, Ay’ın İkizler’de ve Merkür’ün Aslan’da bulunduğu bir harita bunun örneği olacaktır. Merkür Güneş’in yönettiği burçta, Güneş Ay’ın yönettiği burçta, Ay da Merkür’ün yönettiği burçtadır.  Döngü bu şekilde devam edip gidecektir. Bu kapalı devre, üç veya daha fazla ortağı olan bir ‘hükümet’ gibi hareket edecek, ortaklar arasında dengeleyici bir eylemle sonuçlanacaktır. 

Hem kendi burcunda bir gezegen varsa hem de iki veya daha çok gezegen ağırlama ilişkisi içindeyse, bileşik düzenleyiciler kavramı ortaya çıkar. Örneğin; Merkür’ün kendi yönettiği Başak’ta, Güneş’in Terazi’de ve Venüs’ün Aslan’da olduğu bir haritayı ele alalım.  Haritadaki bazı gezegenler ve noktalar, nihayetinde Merkür’e bağlanacaktır. Fakat diğerleri Güneş/Venüs karşılıklı ağırlama kapalı devresine yakalanacaktır. 

Farklı türlerdeki yöneticilik modellerini göstermek için,  haritanın kağıt üzerine kopyasını alır, noktadan noktaya çizgiler çizerim. Bu çizgiler, gezegenler, köşe noktaları ve ara evlerin başlangıç çizgileri arasındaki ilişkileri gösterir. Sonuçta elde ettiğim bu diyagrama ‘Yöneticilikler Ağı’ derim.

Bob Dylan’ın haritasında Merkür tek düzenleyicidir. Haritasındaki her unsur en nihayetinde 7. evindeki Merkür’e dönüp gelmektedir. Dylan’ın tüm varlığı bu yerleşim tarafından renklendirilmektedir. Merkür; Neptün ve Kuzey Ay Düğümüne kare, Tepe Noktasına üçgen, Yükselen’e de karşıt açı yapmaktadır.  Bu haritada dış dünyaya idealist bir mesaj ileten bir insan görürüz. Fakat bazen mesajını iletmekte güçlükler yaşamaktadır.

Ted Turner’ın haritasında, Akrep’te 12. evde geri giden Venüs ile Terazi’de 10.evdeki Mars, karşılıklı ağırlama ilişkisindedir. Venüs, Güneş’le kavuşum (yaklaşan), Jüpiter’le kare,  Neptün’le ise altmışlık açı yapmaktadır. Mars’ın yaklaşan hiçbir açısı yoktur. Satürn’den karşıt, Yükselen’den de altmışlık açılarla uzaklaşmaktadır.  Bu haritada Venüse özgü uğraşlarla, örneğin filmlerle, spor benzeri Marsa özgü uğraşlar arasındaki bir tahterevalliyi dengelemeye çalışan bir insan görmekteyiz.  Hangisinden daha fazla hoşlanmaktadır ?  Yanıt, soruyu sorduğunuz zamana göre değişir.

Çoklu düzenleyiciler, benim kendi haritamda olduğu gibi, kişiye, farklı ev ve gezegenlerin temel enerjilerini nereden aldığını görme olanağı sağlar.  Örneğin; benim 3.evimin başlangıç çizgisinde bulunan Koç burcu, Oğlak’taki Mars tarafından yönetilmektedir. O ise, Oğlak’ta kendi yönettiği burçtaki Satürn tarafından yönetilmektedir. Merkür, Balık’ta yerleşmiştir.  Kendi burcu Yay’da bulunan Jüpiter tarafından yönetilmektedir.  Böylece haritamda, ikisi de entelekt ve iletişimle ilgili iki nokta vardır. Tahminime göre, gezegenler bir haritadaki fiillerdir (eylem sözcükleri), evler de isimlerdir (insanlar, yerler, şeyler). Belirgin bir farklılık söz konusudur. Düşünce ve iletişimim, amacında ve eyleminde Jüpitere özgü ve genişlemeci iken, bir çok insan, iletişim içinde veya entelektüel bir sorunu çözmeye çalışırken, beni, Satürne özgü yönümle algılarlar.  Amacım ve eylemimle, diğer insanların benim yapmaya çalışıp söylediklerimle ilgili algıları arasında belirgin bir farklılık vardır.  Aslında bir probleme berrak, özlü bir çözüm üretmeye ve yanıt vermeye çalışırken, bazıları beni savunmacı ve tahakküm edici olarak algılarlar.  İnsanlarla ilişkilerimde bu gerçek bir güçlüktür. Yalnızca uzun süredir tanıdığım insanlar ya da beni çarçabuk algılayıverenler, benim gerçek niyetimi anlayabilirler (genellikle haritalarımız arasında iyi sinastri vardır). Bileşik düzenleyiciler/ağırlamalar, bu örnekteki faktörlerin bir kombinasyonu olacaktır,

Burada, temel asaletler ve yöneticilikler ağını uygulamada kullandığım iki teknikten söz ettim. Astrolojinin tüm alanlarında, natal, saatler, seçim, meslek, dünyasal ve olay analizlerinde, yaygın biçimde kullanılabilirler. Eğer bu teknikleri harita incelemelerinizde şu anda kullanmıyorsanız,  bir denemenizi yürekten öneririm.

Çeviren: Serap Rumelili Öcalan

Close