Astrolojide Kova burcunun yeni yöneticisi olan Uranüs teleskopun icadından çok sonra, 1781 yılında William Herschel tarafından bulundu. Bundan önceleri de gözleniyordu, ancak onu bir yıldız sanıyorlardı. Aslında Uranüs çıplak gözle de görülebilir, ancak Satürn’ün uzaklığının iki misli mesafede, diğer yıldızlar arasında, çok soluk ve belirsiz durmaktadır. Uranüs çok şaşırtıcı bir gezegendir. Halkalardan ve onbeş aydan oluşan bir sisteme sahiptir. Dönüş eksenindeki 98o lik eğim nedeniyle, yörüngesindeki hareketi diğer gezegenlerden çok farklıdır. Yuvarlana yuvarlana döner.
Uranüs keşfedildiğinde (1781) Herschel ona İngiltere Kralının ardından “Georgium Sidus” adını vermek istemiştir, ancak İngiliz olmayan astronomlar buna karşı çıkmışlardır. Sonra Berlin’li astronom Johann Bode Satürn’ün babası, Jüpiter’in büyükbabası olan “Uranüs” adını önermiştir. Birçok astronom bunu kabul etmiştir, ancak “Herschel” ve “Herschellium” adı da yıllarca devam etmiştir. Uranüs’ün glifindeki “H” biçimi de buradan gelmektedir.
Modern astrolojide Uranüs’ün sembolizmine uyarlanan özellikler mitolojilerden ve bu Tanrının özelliklerinden biraz bağımsızdır. Keşfedildiği dönemde dünyada yaşanan olaylar astrologların ilgisini daha fazla çekmektedir: 1789, Fransız İhtilali; 1781, Kuzey Amerika’daki Bağımsızlık savaşı. Uranüs’ün keşfi o zamana kadar geçerliliğini koruyan, her şeyi yerli yerinde düşünen ortaçağın kozmosu algılama biçiminin sonu olmuştur. Astroloji ve numerolojinin geleneksel sembolizmi sarsılmıştır. Artık yedi kutsal gezegenin yanında, kutsal olmayan sekizinci bir gezegen durmaktadır. Buna rağmen astrolojide hala eski hermetik gerçek -“Yukarıda neyse, aşağıda da o”- geçerliliğini korumaktadır.
URANÜS’ÜN SEMBOLÜ
Uranüs’ün glifindeki H biçiminin Herschel’in adından geldiğini daha söylemiştik. Bu sembol aynı zamanda ilk televizyon antenlerine de benzemektedir. Televizyonun Uranüs’le ilişkilendirilen imgeler için bir aracı olduğu hepimiz kabul ederiz.
Uranüs’ün sembolünde dairenin üzerinde haç durmaktadır. Haçın iki yanında da birer dikey çizgi bulunmaktadır. Bazı astrologlar bu çizgileri yarım daire biçiminde çizerler. Llewellyn George’a göre Uranüs’ün sembolü eski Mars ile Ay’ın ) ( birleşiminden oluşmaktadır. O bunun tinin hala maddesel koşullarla uğraşırken tamamen zihnin kontrolünde olduğunu gösterdiğine inanmaktadır. Jeff Mayo’ya göre Uranüs’ün glifinin Mars’ın eski glifine benzediği çok açıktır. Buna eklenen iki yarım daire ile Uranüs’ün sembolünde üç temel sembol -haç, daire, yarım daire; yani madde, tin, ruh- yer almaktadır.
URANÜS’ÜN TEMEL FONKSİYONU
Uranüs’ün temel fonksiyonu bireyleşmek, bilinenden özgürleşmek, normalden sapmaktır. Yani dışsal kişiliğin normal tavırlarından ve düşünce biçimlerinden sapmak; bunu içsel kişilikte, yani ruhta bulunan kaynak veya dürtü ile yapmak, ve belki de aniden sanki bir yıldırım gibi yapmaktır. Çevreye verilmesi beklenen normal tepkilerden ve normal büyüme modellerinden saparak, buluşlara götüren dürtüler, orijinal ve bağımsız ifade biçimleri geliştirmektir. Kişi kendisini diğer insanlardan farklı kılan eşsizliğe ulaşma ihtiyacındadır. Bu nedenle gelenekdışı davranış biçimleri, özgürlük arayışı, yaratıcı ilhamlar, deneyim arzusu ve kısıtlanmamış ifadeler görülür. Bu konuda daha fazla bilgi için makaleler bölümünden Jeff Green’in Uranüs makalesini okumanızı tavsiye ederim.
URANÜS ve BAĞLANTILARI
MESLEKLER: Astrolog, havacılık, bilim alanı, araştırmacı, tarihçi, antikacı, elektronik sanayii, fizik, bilgisayar alanı, radyo ve televizyon endüstrisi, elektrik endüstrisi, fotoğraf endüstrisi, sinemacı, kaşif, mühendislik, sosyal hizmetler, radyoloji, sivil örgütlenmeler.
BİTKİLER: Belirsiz, ancak Kroton Tiglium Ağacının tohumundan alınan Kroton yağının tipik olduğu söylenmektedir. Ayrıca Manly Palmer Hall Ay ve Venüs’le ilişkilendirilen bitkilerin doğasının Uranüs’le de uyumlu olduğunu söylemektedir.
RENKLER: Derin maviler, ekoseler, çizgili ve karışık renkler; ayrıca değişken renkler, elektrik tonları, gümüşsü beyaz, siyah-beyaz karışımları, göz kamaştıran beyaz, griler, menekşe, koyu mor, elektrik mavisi, turuncu.
METALLER, MİNERALLER:Uranyum, radyum; ayrıca elektrum, platinyum, aluminyum, radyoaktif elementler. Eletrik ve manyetik maddeler.
DEĞERLİ TAŞLAR: Amber ve bir dereceye kadar Güneş ve Venüs’le bağlantılı taşlar.
TATLAR: Soğuk, ekşi, tuzlumsu.
BİÇİMLER: Kesik çizgiler, karıştırılmış, birleştirilmiş formlar.
Hazırlayan: Barış İlhan
Kaynak:
Jeff Mayo, The Planets and Human Behavior
Geoffrey Cornelius and Paul Devereux, The Secret Language of the Stars and Planets