Bu yazımda gökyüzüne baktığımızda en çok gördüğümüz gök cisimleri olan yıldızları tanıtmak istedim. Çok fazla detaya girmeden ve sizleri sıkmadan kısaca temel yapıları, oluşumları, evrimleri ve yok oluşları hakkında zevkle okuyacağınız bir makale buldum. İleriki sayılarda yıldızlar hakkında daha detaylı bilgiler içeren makaleleri de buradan okuyabilirsiniz.
Yıldız, doğada en bol bulunan element olan hidrojenin yavaş yavaş helyum, karbon, azot, oksijen ve demir gibi daha ağır elementlere dönüştüğü ve içinde termonükleer reaksiyonların yer aldığı gök cismidir şeklinde basitçe tanımlanabilir. Yıldızlar, meydana gelen termonükleer reaksiyonların neticesinde çevrelerine ısı ve ışık yayarlar.
Yıldızlar, uzaya durmadan enerji vermeleri neticesinde kütlelerinden de bir miktar kayba uğrarlar. Nükleer tepkimlerin sonucu olarak bir kimyasal element, başka bir kimyasal elemente dönüşebiliyor. Böylece yıldızın kimyasal bileşimi de değişiyor. Bu şekilde değişen kütle kaybı fazla değil ve yıldızın tüm yaşamı boyunca yıldız kütlesinin %1’ini aşmıyor.
Yıldızların içinde gerçekleşen en önemli tepkime zinciri, hidrojenin helyuma dönüşmesidir. Bu olay ‘Hidrojen Yanması’ olarak biliniyor. Bir yıldızın ana özellikleri yaşamının büyük bir bölümü boyunca çok yavaş değişir. Yıldız belli bir nükleer reaksiyon aşamasında hidrostatik denge durumu denilen bir tür dengede bulunur. Hidrostatik denge durumunda yıldız maddesinin her noktasında alttan ve üstten gelen basınçlar vardır. Yukarı doğru olan, yani yıldız merkezindeki nükleer tepkimelerin yaydığı ısının basıncı, aşağı (yıldızın merkezine) doğru olan kütle çekimini dengeler. Yıldızların hidrostatik denge durumu, nükleer yakıtları bitene kadar, yani en azından milyonlarca yıl sürer. Bu denge koşulu, yıldızın yüzeyinden merkezine kadar sıcaklık ve yoğunluk dağılımının hesaplanmasına olanak tanıyor. Yıldızların içindeki sıcaklık 100K (Kelvin)’den daha yüksektir.
Termonükleer kaynak tükendiğinde, yıldızın nükleer tepkimlerin gerçekleştiği orta bölgesi çekimsel büzülme evresine girer. Böylece merkezi bölgelerin yoğunluğu, sıcaklığı ve basıncı yükselir. Sonucunda da ani bir patlamayla yıldızın ölümü gerçekleşir.
Yıldızlar çoğu kez kümeler halinde doğarlar. Gökadamızdaki genç yıldız kümelerinde yüz binlerce yıldız vardır. Gökadamızda her yıl, Güneş kütlesinin 3 katıyla 10 katı arasında değişen kütlelerde 30-40 yıldızın doğduğu tahmin ediliyor. Yıldızların hepsinin sonu aynı olmuyor, kütlelerine bağlı olarak beyaz cüce, kırmızı dev ve kahverengi cüce gibi değişik gök cisimlerine dönüşenleri de oluyor.
Hazırlayan: İLKER EM
Kaynak: Bilim ve Teknik Dergisi, Sayı:398