Temel Prensibi: Yeni olan ne var?
Anahtar Kelimeleri: Zihinsel, sözel, esprili, zeki, taklitçi, hareketli, meraklı, ikna edici, flörtçü, geveze.
İkizler’de bulunan Ay’a sahip kişilerin kendilerini doğru ve gerçek hissedebilmeleri ve bu bilinçdışı ihtiyaçlarını doyurmaktan gelen içsel huzur ve dinginliği deneyimleyebilmeleri için düşüncelerini diğer insanlara ifade etmeleri gerekir. Ayrıca kişi kendisini yaşama uydururken, önce içinde bulunduğu deneyimden kendisini uzaklaştırarak bir miktar nesnellik kazanmaya çalışır. Bir başka deyişle, İkizler burcundaki bir Ay önce düşünerek tepki verir; düşüncelerinin değerlendirmesini yaptıktan sonra ona göre hareket eder. Ay’ları İkizler’de bulunan insanlar duygularıyla temasa geçmektense, onlarla akılla başa çıkmayı yeğlerler. Kendilerinin ve başka insanların duyguları hakkında analiz yapıp konuşmayı tercih ederler. Entelektüel olarak uyanık ve çeviktirler. Uyum sağlamakta zorluk çekmezler. Burunları iyi koku alır. Sağlıklı bir sağduyuya, durumları ve insanları değerlendirmede, yargılamada sağlam içgüdülere sahiptirler. Düşgücü zengin, ama her zaman gerçekçidirler. Çok çabuk kavrarlar, mükemmel bir hafızaları ve güçlü gözlem yetenekleri vardır. Huyları ve akılları arasında çelişki yaşarlar. Gerçekleri olduğu gibi değil, kendi hoşlarına gittiği gibi algılama yönünde tehlikeli bir eğilimleri vardır. Yüzeysel ve önemsiz konularda sürekli gevezelik edebilirler. Hemen heyecanlanan, kırıcı, sivri dilli ve iftiracı olabilirler. Tahminleri anında gerçekmiş gibi algılayabilirler. Duygularında boş, alaycı, yüzeysel ve şüphecidirler. Can sıkıcı bir “her şeyi bilirim” havası taşırlar. Duygularının karanlık yönleriyle yüzleşmekten kaçarlar. Düşünceleri ve duyguları sürekli olarak değişir. Er veya geç, her şey duydukları kuşku yüzünden parçalanıp gider. Bazen zararına olsa bile akılları daima üstün gelir.Diğer bir deyişle yüreklerine giden yola akıllarını koyarlar. Duygularını didikler, sorgular ve mümkün olduğunca olması gerektiğini düşündükleri bir şekilde düzeltmeye çalışırlar. Sezgilerine mantıklı, gerçekçi kılıflar bulurlar. Geçmiş deneyimleri bugün buradaki düşüncelerinde tarafsız olmalarını engelleyebilir.
Tipik Duygusal Reaksiyonları: Hemen her konuda söyleyecek bir sözü olan ve düşüncelerini paylaşmak isteyen biridir. Sohbetinde candan davranır. Konuşurken kendisini dinlemekten hoşlanır. Başkalarını dinlerken kendi söyleyeceklerini düşünür. Her insanla anlayacağı dilden konuşur. Bazen edindiği bilgileri göstermek için öğrenmek ister. Akıllı, meraklı, oyuncu, dışa dönük, neşeli, koket her şeyi öğrenmek isteyen biridir. Fakat bir konu üzerine belirli bir süre eğildikten sonra ilgisini çeken, merak ettiği başka bir konuya atlar ve bilgileri yüzeyde kalır. Başkalarının yaşamlarıyla yakından ilgilenir. Kendi sorunlarından çok başkalarınınki ile ilgilenmeye ve onları çözmeye daha meraklıdır. Her sorunun nedeni ve çözümü için verecek mantıklı ve haklı cevapları vardır. Başkalarının fikirlerini kolayca benimseyip kendi düşüncesiymişcesine savunabilir. Durmaksızın karşısındakiler tarafından gerçek duygularının farkedilmesine izin vermeyecek şekilde düşünce zincirleri örebilir. Duygularını devamlı olarak rasyonelize ettiği için hiçbir zaman tamamen içten olamaz. Duyguları ile tepkileri arasında bilinçli düşünceleri yeraldığı sürece kendilerini güvende hisseder. Her türlü hisse kolay adapte olur. Bazen sadece doğru olduğu için hissetmesi gereken duyguları hisseder ve sosyal olarak kabul edilir olabilmek için o anda uygun görünen reaksiyonları gösterir.
Çocukluk Deneyimleri: Kıpır kıpır, zeki, meraklı, her şeyle ilgili çocuk. Kitap kurdu. Konuşmayı ve okumayı erken yaşta öğrenir. Fazla şevkatli ve fiziksel açıdan ilgili anneden sıkılır. Küçük yaşta aile bebeğin duygusal ihtiyaçlarına karşı soğuktur ve çocuk ağladığında ya da annesinin hoşlanmadığı bir başka duyguyu ifade ettiğinde anne uzaklaşma eğilimi gösterir. Neticede çocuk bütün duygusal isteklerini kesip onlardan uzak durmayı öğrenir. Aile genellikle duygularla ancak entelektüel düzeyde başa çıkabilir ve çocuktan bu duyguların açıklamasını veya mantıklı hale getirmesini istemiş olabilir(fakat bu imkansızdır, çünkü duyguların mantıkla pek işi yoktur). Duygusal düzeyde mesafeli büyür. Dolayısıyla erken yaşta aileden ayrılır.
Annesini Algılayış Biçimi: Zeki, kurnaz anne, veya soğukkanlı, meşgul ve hareketli anne.
Öğrenmesi Zor Dersler: Karar vermek, onlara sadık kalmak; duygusal taahütte bulunmak. Karşısındakinin ne diyeceğini bildiğini düşünmeden gerçekten dinlemeyi ve fikirlerini öğrenmek için soru sormayı öğrenmelidir. Birçok konuda genel bilgiler edinme ve kestirmecilik yerine bir konuda derinleşmeye ve sabır göstermeye çalışmalıdır. Sezgisel ve içsel bilgilere kulak verip her defasında bunları mantıkla bozmamalıdır. İlişkilerinde duygularına yer vererek her şeyi analiz edip, hiç içinden gelmiyor olsa bile akılcı davranmaya çalışmaktan kurtulmalıdır. Asıl yapması gereken sağlıklı merak ve kuşku ile bir konunun her iki yönünü görerek, dinleyerek, sabırla, hedefe yönelik bilgi toplamak, bunları duygularına da kulak vererek içselleştirip hünerli bir şekilde ifade ederek diğer insanlarla paylaşmak.
Hazırlayan: Ayşem Aksoy