DÖNÜŞÜM ZAMANLARI:SATÜRN-ÖTESİ PLANETLERİN TRANSİTLERİ-3

Verena Bachman

PLUTO TRANSİTLERİ

Pluto transitleri bireyin dönüşüm ve yenilenme sürecini adeta bir ateş çemberinden geçercesine deneyimlemesi şeklinde anlatılabilir. Artık kullanılmayan, uygun olmayan tüm formlar geride bırakılmalı, bir başka deyişle birey eski kabuğunu terk etmeli, hatta artık işlerliği olmayan her ne ise o yıkılmalı, yok edilmelidir. Bu arada bireye doğru akan çok güçlü enerjiler, ona yeni bir başlangıç için gereksindiği tüm gücü sağlar. Biz içsel olarak bizim için en önemli olanı gerçekleştirmek yolunda gereken kuvveti, cesareti ve motivasyonu kullanmaya hazırızdır. Pluto nerede aktif ise (açıları ve ev) orada geçerli olan çekirdeğe ulaşmak, o alanın ruhu ile temas etmek ve böylece neyin asıl olduğunu bulmak işi gerçekleştiriliyor demektir. Bu deneyimler ateşten atlamak gibidirler. Nasıl elmas çok yüksek basınç ve ısı altında oluşursa gerçek olan, asıl olan da formunu yoğun bir gerilim altında bulmakta, yeni bir şey doğmaktadır.

Pluto deneyimleri çoğunlukla transformasyon ile açıklanır. Kullanılan kelimenin anlattığı gibi söz konusu olan bugüne kadar geçerli olmuş formların dönüştürülmesi ve böylece bireyin özüne en uygun olan prensibin yaşama geçirilmesidir: “Kendin gibi ol.”

Bir Pluto transiti döneminde fark edilir bir şekilde enerji artışı hissedilir ve önemli olan bu enerjileri dönüştürecek etkin bir yol bulmaktır. Aksi halde tamamen kontrolumuz dışında aktifleşen bu yoğun enerjiler çok tatsız durumlar ortaya çıkarabilirler. (eğer o kadar şansımız varsa tabii!). Bu süreçte yaşam sıradışı biçimde renkli ve yoğun olduğu gibi aynı zamanda korkutucu ve tehditlerle dolu da olabilir. Pluto’nun etkisi çoğunlukla üç aşamada gelişir:

Birinci etapta işlevini yerine getirmeyen, doğruluğunu yitirmiş ve artık ölmüş olanın fark edilmesi ve bu durumun kabul edilmesi ile uğraşırız. Bu dönem genellikle içcel veya dışsal olarak yaşanan ciddi bir gerilim ve baskı hissi verir. Bireysel özelliklere bağlı olarak kişi ya sahip olduğu yoğun enerjiyi de kullanarak herşeyi sorgulamayı göze alır ve bugüne kadar geçerli olan formlardan hangilerinin bırakılması veya yıkılması gerektiğini sınamaya başlar ya da eskiden ayrılmaya yanaşmama yolunda ayak diremeyi seçer. Birinci halde etkin olan duygular hoşnutsuzluk, öfke ve harekete geçme isteği şeklinde deneyimlenirken, ikinci halde kendini tehlikede hissetme ve sebepsiz korkular baş gösterebilir. Pluto her nerede transit halde olursa olsun o alana gerçekten ve tam konsantre olmak ve kendine şu soruyu sormak çok yardımcı olur: Aslında bunu mu istiyorum? Bu bana, benim doğama ve benim yapmak istediğime gerçekten uygun olan mıdır? Burada yaşam kuvvetini, yaşam enerjisini nerede bulabilirim? Hayatımda eskimiş veya yok olmakta olan şey nedir? Yaşamımın hangi alanında (artık) aslında bana ait olmayan örneklerden ve formlardan (aileden, içinde yaşanan kültürden, toplumdan v.b.) kaynaklanan davranışlar sergiliyorum? Pluto transitinde ilk etapta var olan durum makyajsız haliyle, yani en gerçek haliyle algılanmalı ve her şekilde uygun olmayanı değiştirmek veya terk etmek adına ilk adım atılmalıdır.

Pluto/Ay veya Pluto/IC transitleri duyguların gerçekliğini ve derinliğini sorgularken bir yandan da gerçekten ait olma duygusu ve korunma arzusunun bizim için ne anlama geldiği konusuyla da ilişkilidir. En çok neye güvenirim? En derin duygu ve ihtiyaçlarımı tanıyormuyum? Kim, gücü elinden alınmış duygusuna kapılmaksızın beni böyle olduğum gibi kabul ediyor? Ben neye bağımlıyım? Bana bağımlı olanlar var mı? Pluto/Venüs veya Pluto/DC ilişkilerin ve değerlerin dönüşümselliğini ve gerçekliklerini irdelememize yardımcı olur. Sevgi veya aşk tüm açılarıyla bakıldığında benim için ne anlama geliyor? İlişkilere ve sevgiye ilişkin ihtiyaçlarımın iniş ve çıkışlarının farkındamıyım? İçsel olarak benim için en önemli olan şeyleri kiminle paylaşabilirim? Kaybetme, yitirme korkusuna sürüklenmeden neleri alabilir, neleri verebilirim? Neyi veya kimi bırakamıyorum? Kime veya nelere izin veriyorum? Pluto/Güneş, Pluto/Mars, Pluto/MC veya Pluto/AC bizi dünyadaki, toplumdaki varlığımız ve yerimiz konusunda güç ve acizlik deneyimleri ile karşı karşıya bırakabilir. Beni ben yapan unsurları, başka bir deyişle kendimi dile getirebiliyor muyum? İrade gücümü nasıl kullanıyorum? Asıl yolum, asıl hedefim hangisidir? Yaşamın hangi alanında başkaları tarafında öngörülen yolu takip etmekteyim? Gücümü kullanacak cesaretim var mı? Pluto/Merkür ise bireyin enformasyon ve bilgi alanına ilişkin var olan öğrenme ve davranış biçimlerini test eder. Gerçekten neyi biliyorum? Sahip olduğum bilgiyi ne yapıyorum? Söylemek istediklerimi söylüyor muyum? Bilmek istediklerimi soruyor muyum? Konu benim için önemli olduğunda susmayı mı yeğliyorum? Sahip olduğum bilgilerden hangisi veya hangileri asıl yoluma devam etmem için gereklidir?

Pluto transitinin ikinci aşaması aktive olmuş temaların üzerinde çalışmayı ve konuyu hazmetmeyi gerektirir. Genellikle ne olacağını bilememe duygusu hüküm sürer. Uygun olmayan şey artık bilinmekte, eskimiş olan her neyse o terk edilmiş veya kaybedilmiş, içsel veya dışsal, psikolojik veya fiziksel pek çok şey harekete geçmiştir. Ancak yolun nereye varacağı henüz kestirilemez durumdadır. Aslında bu geçiş dönemine dayanmak hiç de kolay değildir. Bu süreçte birey kendini olayların akışına bırakmalı, iç sesine kulak vermeli ve özellikle arzuladığı belirli bir şeyin meydana gelmesini zorlayıcı davranışlardan kaçınmalıdır.

Zaman asıl dönüşümün ve değişikliğin zamanıdır. Eski olan artık geçmişte kalmış, belki kaybedilmiştir ve yerine gelmekte olan yeni oluşumun da şekli şemali henüz belli olmamıştır. Pek çok insan -her zaman dışsal olarak izlenir olmasa bile- kendi içine kapanır. Kimileri de vazgeçilmez buldukları her ne ise onun için hem kendileriyle hem de dünya ile bir savaşa tutuşurlar. Bu savaşta asla unutulmaması gereken içsel olarak anlamlı olanın ortaya çıkartılması, başka bir söyleyişle insanın kendi kendine sadık kalması zorunluluğudur.

Son aşamaya gelindiğinde yeninin doğuşunu ve buna bağlı olarak da eskinin tamamen yok oluşunu görürüz. Eskiye, geçmişe elveda demenin zamanıdır. Eğer önceki aşamalar aktiv ve bilinçli olarak yaşanmışlarsa bu dönemde birey kendini özgür ve tamamıyla yeniden doğmuş gibi hissetmektedir. Şimdi yolun başında olmakla beraber bizi bundan sonra götüreceği istasyon sır olmaktan çıkmıştır. Ancak geçmiş dönemlerde eski olana sımsıkı sarılmış ve bırakmamak için çok direnmişsek şimdi büyük bir patlama ve bunu izleyen gerçek bir yıkıntı haliyle karşılaşabiliriz. Çünkü yeni oluşum kendisine bir yer açmak zorundadır.

Pluto transitleri yogun bir şekilde deneyimlenebilen enerji yükleriyle bilinirler. Bu enerjiler bize söz konusu yaşam alanlarında normalde yapmaya cesaret edemediklerimizi yapma gücünü vermek içindir. Bu durum bazen azalan uyku ihtiyacı veya aşırı hareket etmek arzusu ve dayanıklılık artışı şeklinde olabilir. Spor yapmak, ev veya büro gibi yerlerde girişilecek her türlü temizlik ve elden geçirme, ayrıştırma işi, transit konusuyla meşgul olmak veya genellikle yoğunlaşan duyguları yaşamak önerilir. Son olarak bazen çevre tarafından onaylanmasa bile alternatif sübapları devreye sokmak çok işe yarayabilir: özgün resim ve boyama, dans, müzik, davul çalmak, tiyatro v.b ile uğraşmak veya psikoloji ile uğraşmak. Eğer bu süreç içinde emrimize amade bu güçlü enerjileri görmezden gelirsek ve her hangi bir şeye kanalize etmezsek bir takım problemli durumlara neden olacaklarından hiç kuşku duyulmamalıdır. Bu en azından aşırı yorgun ve bitkinlik şeklinde ortaya çıkar. Bazen de başkaları bizim yerimize harekete geçer ( bu bazı insanların kolayına gelir): Şef, patron, eş veya sevgili zorunluluk haline gelmiş olan değişikliği aktive ederek bizim yeni bir yol seçmemizi sağlamış olur.

Pluto transitleri etkili oldukları alanda sadece şu ana kadar geçerli olanın sona ermesini sağlamakla kalmaz, yenilenmeyi, metamorfozu yani gerçek olanın doğuşunu talep ederler. Müşterilerimden bir hanım Pluto/Mars transiti esnasında şunları dile getirmişti: “Nerdeyse hayatımda şimdiye kadar bana önemli gibi gelen herşey değişiyordu. Buna rağmen bugün gerçekten de hep olmayı istemiş olduğum yerdeyim.”

Evet, bütün Satürn-ötesi planetlerin kendi işleyiş mantıkları vardır ve her zaman sonuçları kestirilemez. Onlar kendi etki biçimlerini oluştururlar. Bizim içselliğimiz, ki bu kimliğimizden daha fazlasıdır, bu yolla yeniden biçimlendirilir ve günlük yaşantılarımızda etkin hale getirilmiş olur. Bizi hayat yolumuzun üzerinde bir yere oturturlar ve bunu kendilerine özgü bir yöntemle yaparlar. Eğer onların gösterdikleri yönün farkına varacak olursak, içerik olarak çok zengin ve baş etmesi pek de kolay olmayan bir dizi olay zincirini deneyimleme şansımız olacak demektir.

Çeviren : Neşe Kuran

Kaynak: Astrologie Heute

VERENA BACHMANN İsviçre’de Schule für Erwachsene (SFER) okulu başkanı. Pedagoji mezunu. 1978’den beri yoğun bir şekilde astroloji ile uğraşıyor. Humanistik Psikoloji (özellikle psikosentez ve geştalt) konularında uzmandır. 1982’den bu yana danışmanlık yapıyor. Kurslar ve uluslararası seminerlerde öğretiyor. Pek çok makalesi yayınlanan Bachmann PLUTO isimli bir kitabın yazarları arasındadır. 1994’ten bu yana spiritüel gelişim konusundaki grup çalışmalarına başkanlık etmektedir.

Close