29 Eylül 2023’te saat 12:57’de 6 derece Koç’ta bir Dolunay gerçekleşiyor. Dolunay zamanları Yeniay’da başlattığımız işlerin tamamlandığı bir sürece işaret eder. 15 Eylül’de gerçekleşen Başak’taki Yeniay’da toprağa attığımız tohumların nasıl olgunlaştığına ve işlerimizin nasıl bir hal aldığına bu Dolunay ışık tutabilir. Koç-Terazi aksındaki bu Dolunay, ben-sen, benim isteklerim-senin isteklerin, rekabet-işbirliği, savaş-barış, bağımsızlık-ilişki ve karar-tereddüt gibi temaları gündeme getiriyor. İnisiyatif alıp bağımsız bir şekilde isteklerimizin peşinden gitme ve onlar için mücadele etme konuları aklımıza gelse de, Koç-Terazi aksının vurgulandığı bu Dolunay, saldırganlaşmadan, öfkelenmeden hakkımızı nasıl koruyabiliriz, kendi isteklerimizden ödün vermeden nasıl işbirliği içine girebiliriz, hem kendi duruşumuzu ve bağımsızlığımızı koruyarak hem de ilişkilerimize zarar vermeden onları nasıl sürdürmeye devam edebiliriz, kendi isteklerimizi belli noktalarda uzlaşarak nasıl elde edebiliriz gibi soruları da sormamız gerektiğine işaret ediyor.
Koç’taki Ay’ın yönetici gezegeni Mars zararlı olduğu konumda Terazi’de ve Oğlak’taki Pluto’ya kare açı yapıyor. Dolayısıyla isteklerimizin peşinden giderken aceleyle ve düşüncesizce vereceğimiz kararlar bizi zarara uğratabilir. İçerisinde bulunduğumuz durumda sandığımız kadar özgür davranmak mümkün olmayabilir ve bizi zor duruma sokan mücadeleler verebiliriz. Ya aşırı boyun eğen ya da tüm köprüleri yıkan bir yaklaşımda olabiliriz. Her iki şekilde de isteklerimizi elde etmek ve sorunlarımızı çözmek mümkün olmayabilir. Özellikle ‘öfkemizi’ nasıl ifade ettiğimiz oldukça önemli. ‘Bastırılmış öfkenin’ açığa çıkmasıyla bizi hapsettiğini ya da canımızı yaktığını düşündüğümüz bir durumdan bir an evvel çıkmak isteyebiliriz. Fakat hem kendimizi hem de bize sorun yaratan kişileri/durumları tam anlamıyla anlamadan, belli konularda uzlaşma sağlamadan ve sorunu çözmeden bu çıkışı yapmamız mümkün olmayabilir. Mars, mücadeleyi/savaşı, Pluto ise ‘güç savaşını’ temsil ediyor. Mars-Pluto karesi ise, yıkıcı, zorlayıcı ve aşırı uçlarda olmaya eğilimli bir enerjiyi gösteriyor. Kendi gücümüzü kanıtlamak veya güvenlik duygumuzu sürdürmek adına yaşamı/insanları kontrol altında tutma çabası bir hayli ‘kritik’ bir hal alıyor. Dolunay’daki bu gerilimli açı, yaşamda artık işlevini yitirmiş, çürümüş şeyleri bırakmak veya bazı ‘kayıplar’ yaşamak şeklinde tezahür edebileceği gibi, bir krizi veya düşmanlığı ‘soğukkanlılıkla’ idare etmek, büyük bir kararlılıkla mücadele etmek veya zorlu koşullarda yılmaz bir irade göstermek şeklinde de tezahür edebilir. Burada karar vermemiz veya fark etmemiz gereken konular: Hangi alanlarda gereksiz savaşlar vererek enerjimizi boşuna tüketiyoruz (mücadeleleri seçmek), nerelerde kendi aleyhimize olacak şekilde enerjimizi harcıyoruz, hangi konuları bırakmamız hangi konulara ise yoğunlaşmamız gerekiyor ve hangi alanlarda aşırıya kaçarak (saplantı/obsesyon geliştirerek) kendimize veya çevremize karşı ‘yıkıcı‘ bir şekilde davranıyoruz…Terazi mevsiminden geçerken, aşırılıkları törpüleyerek doğru ölçüyü tutturmak ve birçok konuda dengemizi sağlayacak şekilde hareket etmek önemli.
Terazi’deki Güneş’in düzenleyicisi Venüs ise Aslan’da ilerliyor ve Boğa’daki Uranüs ile karesini yapmaya hazırlanıyor. Venüs-Uranüs karesi, maddi/manevi değerleri veya özel/profesyonel ilişkileri etkileyebilecek beklenmedik gelişmeleri gösterebilir. Şok edici olabilecek olaylar, aslında bir şeye verdiğimiz ‘değerin’ tamamen değişebileceğine işaret edebilir. Uranüs prensibi ‘özgürleştirmekle’ ilgili ve eğer yaşamımızda öncesinde ufak da olsa değişiklikler veya hazırlıklar yapmadıysak, bu deneyimi, şimşek gibi gelen ve bizi bir şeyden aniden özgürleştiren bir tarzda hissedebiliriz çünkü sabit nitelik vurgusu (Boğa – Aslan) özellikle değişime direndiğimiz veya sürekli akışı kontrol etmek istediğimiz ve güç mücadelelerine girdiğimiz alanlarda bu deneyimlerden geçeceğimizi gösterebilir. Özellikle bu Dolunay’ın aşikar hale getirdiği konularda, daha inisiyatifli/cesur davranmak, mevcut problemleri kökten çözebilecek şekilde hareket etmek ve farklı bakış açılarını veya yöntemleri devreye sokarak ilerlemek gerekebilir.
Koç’taki Ay’ın Sabian sembolü cümlesi ise şu şekilde: “İki alemde birden kendini başarıyla ifade eden bir adam” Sembol uyumla ve farklı koşullara adapte olabilmekle ilgilidir. Aynı anda bir çok şeyi idare edebilmek belirli bir beceriye işaret etse de, yorucudur ve enerjinizi dağıtarak zamanınızı verimsiz kullanmanıza neden olur. Dikkat dağınıklığı, odaklanma sorunları ve uykusuzluk bunu takip edebilir. Bu dağınıklığın nedeni, beden/zihin/ruh dengesinin bozulması olabilir. Bu üçünden birisine fazla ağırlık veriyor ve diğerlerini ihmal ediyor olabilirsiniz. Sembol, ayrıca ‘iki şeyi’ aynı anda yapma ya da ‘iki dünyayı’ birbirine bağlama çabasına işaret eder. Eğer iki yerde de başarılıysanız ve mutluysanız, sembol zamanı gelince gerçek seçiminizi yapacağınızı söyler. Fakat bu ‘ikilik’ kararsızlığı, kararsızlığın getirdiği sürüncemeyi, yalanı ve ihaneti de gösterir. Ertelediğiniz bir konuda seçim yapmak sizi rahatlatabilir. Belirsiz ve tuhaf bir durumla karşı karşıya iseniz, onun sadece ön yüzüne odaklanmaktan çok, arka yüzüne, yani gerçek yüzüne bakmanız önemlidir. ‘Şüphe’ burada sizi doğru sonuca götürebilir…
Astroloji Dergisi/Gözde Kara
Kaynaklar:
*Astroloji Dersleri, Barış İlhan
*https://sabiansymbols.com