20 Nisan 2023’te Türkiye saatiyle 07:12’de 29° (Anaretik-Yıkıcı bir derece olarak değerlendirilir) Koç’ta ‘Hybrid’ bir Güneş tutulması gerçekleşiyor. ‘Hybrid’ tutulma nadir gerçekleşir; hatta kökeni bir Aborijin sözcüğü olan ‘The Ningaloo’ tutulması olarak da adlandırılır. Burada ne ‘Tam’ veya ‘Halkalı’ bir Güneş tutulması ne de ‘Parçalı’ bir Güneş tutulması söz konusudur. Dünyada gözlemlenebildiği yere göre bu durum değişir. Koç’taki bu tutulma, Avustralya’nın çoğu kesiminden, Pasifik’ten, Güney Doğu Asya’dan, Hint Okyanusu’ndan ve Antartika’dan ‘Parçalı’ bir Güneş tutulması olarak görülebilecekken, Batı Avustralya, Exmouth’ta ‘Tam’ Güneş tutulması olarak görülebilecek. Tüm tutulma 1 saat 26 dakika sürecek; bunun 1 dakikadan daha az bir süresi ise tam tutulma olarak gerçekleşecek…
Koç’taki bu tutulmanın derecesi 29°, yani Anaretik (Yıkıcı) bir derecede. Bu derece, köklü bir değişime veya dönüşüme neden olabilecek şekilde ‘krize odaklı’ bir derece olarak kabul edilir. Koç burcunun ‘sınırında- son derecesinde’ olması ise, özellikle bazı konuları sonlandırarak yeni başlangıçlar yapmak veya daha da sağlamlaştırmak/ileriye dönük yatırım yapmak istediğimiz mevzuları belirlemek (Güneş Boğa’ya geçmek üzere) şeklinde kendisini gösterebilir. Bu derecedeki tutulma, kişiye ‘tanıdık’ bir yolun sonuna gelinmiş gibi hissettirebilir; birçok anlamda belirsizlik hissetme eğilimi söz konusu olacağından, dikkatsizlik ve öfke ile yanlış hamleler yapabiliriz. Tutulma yöneticisi Mars’ın da ‘düşük’ konumda olduğu Yengeç’te ilerlediğini düşünürsek, bir hevesle ‘doğrudan’ hedeflere ilerlemek veya girişimlerimizden kısa sürede ve net sonuçlar almak mümkün olmayabilir. Diğer yandan, profesyonel, ailevi veya özel yaşamda da uzlaşmazlıklar, çatışmalar, rekabet, kişinin bir yere olan ‘aidiyet’ veya bağlılık duygusunu sorgulamasına neden olan gelişmeler söz konusu olabileceğinden, anlık, dürtüsel veya ‘aceleci’ kararlarla ilerlemek yerine, yaşamımızda ‘doğal seyrinde’ sonlanan veya beliren olaylara göre şekil almak daha akıllıca olabilir…
Koç’taki bu tutulma Jüpiter ile kavuşumda; dolayısıyla birçok anlamda ‘yayılma’ ve büyüme isteğimiz güçlü olabileceği gibi, kendimize dair veya hedeflerimize ulaşabileceğimize dair inancımız da artabilir. Fakat aşırı iyimserlik/özgüven (belki kibir) sonucu yanlış hükümlerde/varsayımlarda bulunabilir ve kendimizi hiç istemediğimiz durumlar içinde bulabiliriz. Burada Jüpiter’e has olarak ‘bilgece’, diğer bir deyişle geçmiş deneyimlere dayanan kararlarla ilerlemek ve en önemlisi hiçbir konuda ‘aşırıya’ kaçmamak oldukça önemli görünüyor. Tutulma, ‘burçdışı’ olarak Kova’daki Pluto’ya kare açı yapıyor. Bu ‘gerilimli’ açı, yukarıda bahsettiğim, krizlerle veya yoğun deneyimlerle gelen ‘değişim’ temasını ve ‘aşırı uçlara’ varan (‘ya hep ya hiç’ tavrı; bir şeyin sonuçlanmasına/bitmesine neden olacak şekilde abartılı veya takıntılı davranışlar sergilemek, kayıplar sonucu manevi/maddi ‘değerlerin’ dönüşümü, kişiye önceden anlamlı gelen konuların anlamını/değerini/önemini yitirmesi vb.) deneyimler yaşama olasılığını destekler nitelikte. Yaşamımızdaki güç odaklarının/kaynaklarının, güç birliği yaptığımız ilişkilerin veya ‘yaşamda nasıl güçlü’ olunacağına dair düşünce ve inançların değiştiği bir dönemden geçebiliriz…
Tutulmanın Sabian sembolü cümlesi işe şu şekilde: “Bir ördek göleti ve ördek yavruları”. Sembol, aile, arkadaş ya da çevre baskısından bahseder. Bulunduğunuz bu yapılar, size güvenlik ve konfor sağlasa bile, bir yandan kendinizi kurallar ve sorumluluklar ile kısıtlanmış hissedebilirsiniz. Sembol, özellikle ‘anne’ imgesine vurgu yapar. Bu, baskıcı, kontrolcü ve etrafındakilerin büyümelerine izin vermeyen bir anne olabileceği gibi, sürekli bu rolü oynayan başka birisi de olabilir. ‘Gölet’, içinde bulunduğunuz ve kendinizi öyle ya da böyle ait hissettiğiniz bir grubu temsil eder ve oradaki rolünüzün ne olduğunu kendinize gerçekçi bir şekilde sormanızı ister. Kendi ihtiyaçlarını ve isteklerini sürekli bir tarafa bırakarak, başkalarını koruyan, kollayan ve onlara ne yapacaklarını söyleyen bir ebeveyn figürü müsünüz yoksa beslenmeyi, korunmayı, şefkati hep dışarıdan bekleyen ve yaşamının kontrolünü dışarıdaki bir otorite figürüne teslim eden bir yavru musunuz? Her iki durumda da, bir ‘karşılıklı bağımlılık’ ve kendi yaşam sorumluluğunu alamamakla ilgili bir problem vardır. Sembol, korkularınıza dayalı ve yaşama tutunmak için kendinize biçtiğiniz bu rolden çıkmanız gerektiğini söyler. Yaşamınız bir başkasına bağlı değildir. Anne-çocuk dinamiği yaşanılan her ilişkide iki taraf da büyümez. Bu yüzden sembol, başkalarını bırakıp önce kendi ‘içinizdeki çocuğun’ sesini duymanızı ve onun ihtiyaçlarını karşılamanızı ister…
Astroloji Dergisi/Gözde Kara
Resim: “Solar Eclipse” (@gabrielmoiart on Deviantart)
Kaynaklar:
*Astroloji Dersleri,Barış İlhan
*Astrolojide Açılar, Sue Tompkins
*https://earthsky.org/
*https://sabiansymbols.com