TUTULMALAR:VAKTİ GELDİ

Barış İlhan

Güneş Tutulması
Kaynak: A Owen (Pixabay)

Hz. Muhammed’in oğlu İbrahim’in vefat ettiği gün bir güneş tutulması meydana geldi. Bazıları Güneş’in Peygamber’in oğlunun kaybından dolayı duyduğu üzüntünün bir sonucu olarak tutulduğunu düşünmüştür. Fakat Muhammed, “Güneş ve ay hiç kimsenin ne ölümünden ne de hayatından dolayı tutulmaz! Güneş ve ay, Allah’ın ayetlerinden iki ayettir! Onların tutulduğunu gördüğünüzde hemen namaza durun!” buyurmuştur. Cahiliyeden kalma bu yanlış inancı düzeltmek için yaptığı bu açıklamayla Muhammed, Güneş ve Ay’ın Allah’ın alametleri olduğunu açıklamış ve insanları ibadet etmeye davet ederken, kader inancına işaret etmiştir. Gerçekten de Tutulmalar bir şeyin zamanının geldiğini gösteren saat gibi işlev görürler.

Güneş ve Ay tutulmaları aslında Yeniay ve Dolunay’ın daha güçlü hâlleri. Her ay bir Yeniay, bir de Dolunay oluyor, ancak yılda sadece birkaç kere Tutulma oluyor, çünkü teknik olarak bir Tutulma için Yeniay ve Dolunay’ın Ay düğümlerinin 17 derece yakınında meydana gelmesi gerekir. Yeniay’ın etkisi bir ay sürerken, Güneş tutulmasının etkisi ise en az bir yıl boyunca sürer. Dolunay’ın etkisi 2 hafta, Ay tutulmasının etkisi ise en az altı ay devam eder.

Tutulmalar
Kaynak: Nela, (Wikimedia Commons, CC BY-SA 4.0)

Güneş tutulmaları, Ay Güneş’in önünden geçerek onun diskini kapladığında meydana gelir ve tam, halkalı ve parçalı olabilir. Tam Güneş tutulmasında Ay Güneş’in diskini tamamen örter. Halkalı tutulmada Güneş̧, Ay ve Dünya aynı doğrultuda sıralanır, fakat Ay’ın boyutu daha küçük olduğundan, Ay’ın etrafında parlak bir halka görünür. Parçalı tutulmada ise Ay, Güneş’i yalnızca kısmen örter. Tam tutulmaların etkileri daha güçlüdür.

Ay Tutulması
Kaynak: Sagredo, (Wikimedia Commons, kamuya açık)

Ay tutulmaları, Dünya Güneş ile Ay arasına girdiğinde ve gölgesini Ay üzerine düşürdüğünde gerçekleşir. Bu tutulmalar tam, parçalı ya da yarı gölgeli olabilir. Tam Ay tutulması sırasında, Dünya’nın gölgesi Ay’ı bütünüyle kaplar. Parçalı Ay tutulması sırasında, Dünya’nın gölgesi Ay’ın yalnızca bir kısmını örter.

Yarı gölgeli tutulmada ise Ay, Dünya’nın “yarı gölge” adı verilen kısmına girer. Bu durumda Dünya, Ay’ın diskini tamamen değil, kısmen örtüyor gibi görünür. Ay’ın parlaklığı azalır, fakat belli ölçüde aydınlık kalmaya devam eder.

Yaklaşık her 18 yılda bir, zodyağın aynı derecesi civarında bir tutulma meydana gelir. Buna Saros serileri denir. Keldaniler, Ay tutulmalarının bu döngüde kendini yinelediğini fark etmişlerdir, bu döngü Güneş tutulmaları için de geçerlidir. Her bir Saros serisi yaklaşık 1.280 yıl sürer ve 71 ila 73 Güneş tutulması içerir. Her seri belirli bir tema taşır, özellikle seriyi başlatan ilk tutulma olmak üzere, serideki diğer tutulmaları incelemek belirli bir tutulmayı daha iyi anlamaya yardımcı olur.

Tutulmalar, bir şeyin vaktinin geldiğini haber veren bir saat gibi işler. Güneş tutulması, yeni başlangıçların işareti olarak degerlendirilir. Fazla hoşumuza gitmese bile yeni kapılar açılır. Ay Tutulması ise daha ziyade hasat mevsimi gibi işler. Çatışmalar yaşanır, farkındalıklar gelişir ve sonuçlar alınır. Bu süreçte denge ve uyum gereklidir. Her iki tür tutulma da dış dünyada meydana gelen bir olay olarak gözlemlenebilir.

Bir Yeniay’ın veya Tutulmanın bir insanın veya ülkenin hayatında bir olaya veya değişime işaret edebilmesi için ya o ülkeden izlenmesi ya da doğum haritasında önemli bir noktayı tetiklemesi gerekir. Örneğin, tam bir Güneş tutulması sırasında Güneş ve Ay, bir kişinin 6. ev yöneticisi (hastalıkları gösteren ev) ile kavuşum yapıyor ve aynı zamanda bıçakları yöneten Mars, 6. evden bakıldığında alçalan üzerinde bulunuyorsa, bu önümüzdeki aylarda bir ameliyata işaret edebilir.

11 Ağustos 1999 Güneş Tutulması ve Marmara Depremi
Şekil 1: 11 Ağustos 1999 Güneş Tutulması Yolu.
– Yazar tarafından sağlanmıştır*

Eski zamanlardan beri, tutulmalar dünya astrolojisinde önemli bir rol oynamıştır. Bunun iyi bir örneği, 11 Ağustos 1999’daki tam Güneş tutulmasıdır. Bu tutulma Türkiye’den de gözlemlenmiştir. Tutulma sırasında Güneş ve Ay, sabit burçlardaki Mars, Satürn ve Uranüs ile büyük kare oluşturuyordu; bu da büyük bir gerginlik ve patlamanın işaretiydi. Astrologlar, bu tutulmaya ilişkin çarpıcı olayları yıllar öncesinden öngörüyorlardı. Ancak büyük sorular hep aynıydı: ne, ne zaman, nerede ve nasıl? Tam tutulma, Atlantik’ten başlayarak Orta Avrupa, Orta Doğu, Türkiye ve Hindistan üzerinden geçen dar bir koridordan görülebiliyordu ve Bengal Körfezi’nde sona eriyordu. (Bkz. Şekil 1)

Harita 1: Türkiye Cumhuriyeti, Güneş Tutulması ve 1999 İzmit Depremi.
 – Yazar tarafından sağlanmıştır*

Güneş tutulması haritasında (1. Haritanın orta çemberi), Güneş ve Ay Türkiye’nin Neptün’ü ile kavuşumdaydı (Poseidon, depremlerin tanrısı). Mars, Türkiye’nin Venüs’ü ile kavuşumdaydı (4. evin ortak yöneticisi, 2° orb ile). Neptün, Türkiye’nin Güneş’ine kare, Jüpiter ise karşıt açı yapıyordu. Altı gün sonra Mars Venüs ile kavuştu, Ay Merkür’e kare yaptı (natal haritada 4. evin yöneticisi) ve Türkiye büyük bir depremle sarsıldı. 45.000 kişi yaşamını yitirdi ve bir o kadar kişi yaralandı.

Tutulmaları Yorumlama Kuralları

  • Tutulmalar için dikkate alınan orb genellikle 4–5°’dir. Orb ne kadar dar olursa, etkiler o kadar güçlü ve hızlı ortaya çıkar. Güneş, Ay veya açı noktalarıyla 1° orb dahilinde kavuşum ya da karşıtlık yapan tutulmalar, daha geniş orbla yapılanlardan çok daha önemlidir.
  • Tutulmanın haritada düştüğü ev, hayatın hangi alanının değişimlerden etkileneceğini gösterdiği için çok önemlidir.
  • Tutulmayla kavuşum yapan gezegenler de önemlidir. Bu gezegenler aynı zamanda yönettikleri evleri de tetikler.
  • Tutulma derecesinin bir sabit yıldızla kavuşum yapıp yapmadığına dikkat etmek gerekir. Sabit yıldızın doğasına göre değişimler yıkıcı ya da olumlu olabilir.
  • Güneş ve Ay dışındaki bir gezegenin, tutulma haritasında incelenen haritadaki bir gezegenle 1° orb dahilinde açı yapması önemlidir. Örneğin, bir Güneş tutulmasında transitteki Satürn, Güneş ve Ay’a açı yapmıyorsa ama Mars’a partil kare yapıyorsa (Mars da Güneş ve Ay’a açı yapmıyorsa), bu önümüzdeki dönemde bir değişimi gösterir.
  • Güneş tutulmalarının etkisi en az bir yıl, çoğunlukla ise iki yıl sürer; bu, tutulmanın uzunluğuna bağlıdır. Ay tutulmalarının etkisi ise genellikle altı aydır.
  • Tutulmanın gerçekleştiği burcun yöneticisinin durumu ve asaleti çok önemlidir. Gezegen güçlü ve iyi konumdaysa değişimler yapıcı olabilir. Ancak gezegen zayıf, zararlı gezegenlerden açı alıyorsa ya da kötü bir sabit yıldızla kavuşumdaysa, tutulmanın krizi ağır ve sonuçları yıkıcı olur. Geleneksel olarak Satürn ve Mars uğursuz kabul edilir; zarar, kayıp ve felaket gösterir. Fakat aynı zamanda faaliyet ve inşa zamanını da temsil ederler. Jüpiter ve Venüs uğurlu sayılır; barış, refah ve huzur getirir. Ancak bazen tembellik ve gururu da gösterebilirler.
  • Gelenekte, tutulmaların “yeryüzünün üzerinde olduğunda etkilerini en güçlü, yeraltında olduğunda daha zayıf gösterdiği” kabul edilir. Ancak deneyimlere göre, tutulmalar yerin altında da olsa yine de etkilidir.
  • Geleneksel kurallara göre, tutulmanın Yükselenin yakınında olması olayların yılın erken aylarında, alçalanın yakınında olması yılın sonlarında, Tepe noktasına yakın olması civarında olması ise yılın ortalarında gerçekleşeceğini gösterir.
  • Skyscript sitesinde aktarılan klasik kurallara göre, yükselendeki tutulmalar, yeni başlatılan işleri ve gençleri etkiler. Tepe noktasındaki tutulmalar, krallıkları, yöneticileri ve orta yaşlı insanları etkiler. Alçalandaki tutulmalar ise savaşları, çekişmeleri ve yaşlıları etkiler.
  • Güneş tutulmalarının etkisi Güneş yükselirken veya tepe noktasında olduğunda, batarken olduğundan daha büyüktür. Ay tutulmaları ise Batı Yarımküre’de, doğuya kıyasla daha yıkıcıdır.
  • Genel olarak: Ateş burçlarındaki tutulmalar, önemli kişilerin ölümü, anlaşmazlıklar, savaşlar ve yangınları gösterir. Toprak burçlarındaki tutulmalar, tarımsal sorunları haber verir. Hava burçlarındaki tutulmalar, şiddetli rüzgarlar, kıtlık ve salgınları önceden işaret eder. Su burçlarındaki tutulmalar ise sel, denizle ilgili sıkıntılar, savaş beklentisi ve halk arasında yüksek ölüm oranını gösterir.

2011 Mısır Devrimi

Yukarıda belirtilen kuralları dikkate aldığımızda, okulumun müfredatında vaka çalışması olarak da kullandığımız ilginç tutulmalardan biri, 2011 Mısır Devrimi’nden hemen önce gerçekleşen 21 Aralık 2010’daki tam Ay tutulmasıdır. Bu devrim sırasında Mısırlılar, yolsuzluğa, diktatörlüğe ve otokrasiye karşı ayağa kalktılar. Süreç, 25 Ocak’ta Kahire’nin Tahrir Meydanı’nda yüz binlerce kişinin yürüyüşler, gösteriler ve sivil direniş için toplanmasıyla başladı ve tüm ülkeye yayıldı. Göstericiler, hükümeti devirmeyi başaran Tunus’taki ayaklanmadan ilham almışlardı. Protestolar sırasında 840’tan fazla kişi hayatını kaybetti. Sonunda, Hüsnü Mübarek 30 yıllık iktidarının ardından 11 Şubat’ta istifa etmek zorunda kaldı.

Harita 2: Mısır Cumhuriyeti ve 21 Aralık 2010 Tam Ay tutulması
– Yazar tarafından sağlanmıştır*

Devrimden bir ay önce tam Ay tutulması gerçekleşmişti. (Bkz. Harita 2) Ay, Mısır’ın Güneş’i üzerinde 2° orb ile kavuşumdaydı. Aynı yerde, savaş ve kıyımı simgeleyen Betelgeuse yıldızı da bulunuyordu. Mısır’ın Güneş’i 5. evin yöneticisidir; bu ev parkları, kent meydanlarını ve gençleri temsil eder. Tutulmanın Ay’ı, Mısır’ın Mars’ı ile kavuşumdaydı. Mars, yükselenin (halkın) ve 7. evin (savaş) yöneticisidir. Transitteki Plüton, Mars’a partil karşıt açı yapmaktaydı. Bu göstergeler, devrim sırasında ve sonrasında yaşanan 1.140’tan fazla ölüm ve 6.500 yaralıyı açıklamaktadır. (2011 Mısır Devrimi – Wikipedia)

Harita 3: Mısır Cumhuriyeti ve 11 Temmuz 2010 Tam Ay tutulması
– Yazar tarafından sağlanmıştır*

Bu kuralların tüm göstergeleri bu tutulmada sağlanmaktadır, bir istisna dışında. Bu tutulma hava burcunda gerçekleştiği için devrim ve çatışmaya işaret etmez. Bu nedenle bir önceki Güneş tutulmasına bakmamız gerekir ki bu tutulma 11 Temmuz 2010’da gerçekleşmiştir. (Bkz. Harita 3) Bu tam tutulma, Mısır’ın doğum haritasında 4. ev çizgisi üzerinde, yani köklerini sarsacak şekilde, 19° Yengeç burcunda, bir su burcunda meydana gelmiştir. Geleneksel olarak su burçları, “savaş beklentisini ve halk arasında yüksek ölüm oranını” gösterir. Mars’ın, tutulmanın yöneticisi de olan natal Ay’a yaklaşmakta olması ve transit Plüton’un, natal Mars’a karşıt açı yapıyor olması dikkat çekicidir. Nereye baksak öfke, çatışma, ateş ve savaş görmekteyiz.

Türkiye’de Gezi Parkı Protestoları

Harita 4: Türkiye Cumhuriyeti ve 25 Nisan 2013 Parçalı Ay Tutulması
– Yazar tarafından sağlanmıştır*

Tahrir Meydanı’ndaki protestolar, 2013 yılı için yaptığım öngörüyü yazarken bana ilham verdi. O yıl Türkiye’nin doğum haritası ağır transitler altındaydı. Plüton, natal Plüton’a karşıt açı yapıyor, Satürn Türkiye’nin Güneş’i üzerinde ilerliyor ve Uranüs natal Mars’a karşıt açı yapıyordu. Bu transitler son derece patlayıcı nitelikteydi. Ay düğümleri Boğa–Akrep aksındaydı ve tutulmalar bu burçlarda gerçekleşiyordu. Türkiye’nin Güneş dahil üç gezegeni Akrep’te bulunuyor ve Güneş zaten Satürn transitinden yorgundu. Denge kırılgandı. Nisan ve Mayıs aylarında üç tutulma meydana geldi; bunlardan en dikkat çekeni, 25 Nisan 2013’te Türkiye’nin 5. evindeki Güneş üzerinde gerçekleşen parçalı Ay tutulmasıydı. 5. ev parkların, kent meydanlarının ve gençlerin evidir. (Bkz. Harita 4)

Durumların son derece şiddetli göründüğü bir dönemde şöyle yazmıştım: “İnsanlar spor ve eğlence alanları yerine meydanlara (5. ev) yönelecek. Mısır’ın haritasında Güneş, Tahrir Meydanı’nın yöneticisiydi ve o meydan devrime damgasını vurmuştu.” Dolayısıyla yeni bir Tahrir Meydanı beklenebilirdi. Öngörülerim doğru çıktı. 28 Mayıs 2013’te bir grup aktivist, İstanbul’daki Gezi Parkı’nda hükümetin parkı yıkarak yerine Osmanlı dönemine ait Topçu Kışlası’nın bir replikasını ve içinde bir alışveriş merkezi inşa etme planlarını protesto etmek için oturma eylemi başlattı. Göstericilerin parktan zorla çıkarılması ve polisin aşırı güç kullanması, eşi görülmemiş bir kitlesel gösteri dalgasını tetikledi. Yaklaşık 3 milyon kişi, üç hafta boyunca Türkiye’nin dört bir yanında çeşitli konuları protesto etmek için sokağa çıktı. Olaylarda 22 kişi hayatını kaybetti, 8.000’den fazla kişi yaralandı ve bunların birçoğu ağırdı.

Türkiye için tutulma haritaları üzerinde çalışırken, Taksim Meydanı ile ilgili bir örüntü fark ettim. 1976’da tutulmalar yine Boğa–Akrep ekseninde gerçekleşiyordu. 23 Ekim’deki Güneş tutulmasından yaklaşık altı ay sonra, İstanbul’da Kanlı 1 Mayıs ya da Taksim Meydanı Katliamı meydana geldi. Bu olay, 1 Mayıs 1977’de Uluslararası İşçi Bayramı kapsamında yapılan sol görüşlü göstericilere yönelik bir saldırıydı. Resmî olmayan kayıtlara göre 34 ila 42 kişi hayatını kaybetti, 126 ila 220 kişi yaralandı. Daha sonra 500’den fazla gösterici güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındı ve 98 kişi hakkında dava açıldı.

Tutulmaları değerlendirirken göz önünde bulundurulması gereken unsurlardan biri de tutulmanın Kuzey Ay Düğümü’ne mi yoksa Güney Ay Düğümü’ne mi yakın olduğudur. Kuzey Ay Düğümü, artan bir etkiye sahiptir ve hayırlı bağlantıları simgeler. Güney Ay Düğümü ise azaltıcı bir doğaya sahiptir; kayıplarla ilgilidir. Bunu bırakma, salıverme, kabullenme olarak düşünebiliriz. Geçmişi geride bırakan bir kapıyı kapatırken Kuzey Ay Düğümü yeniye kapı açar ve yeniyi karşılar. Mundane (dünya) haritalarda, Güney Ay Düğümü tutulmalarının toplumsal kargaşa yarattığı düşünülür. Ancak örneklerimize baktığımızda, Mısır’daki tutulmaların Güney Ay Düğümü, Türkiye’deki tutulmaların ise Kuzey Ay Düğümü ile bağlantılı olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla hüküm verirken temkinli davranmakta fayda var.

Farkındalık

Yukarıdaki örneklerde görüldüğü gibi, yalnızca tutulmaları kullanmak bile olayları görmek için yeterli olmuştur. Ancak öngörüler yapılırken tutulmaların, progresyonlar, solar arklar ve directions gibi diğer öngörü teknikleriyle birlikte ele alınması tavsiye edilir. Olayları astrolojik olarak gerçekleşmelerinden sonra açıklamak kolaydır, fakat onları önceden tahmin etmek çok daha zordur. En iyi öngörü sonuçları, tüm faktörleri inceleyerek en az üç ila beş gösterge bulunmasıyla elde edilir.

Tutulmalar, hem bireylerin hem de ulusların hayatlarında önemli olayların göstergeleridir. Daha önce de ifade edildiği gibi, hayatta zamanın geldiğini gösterirler; gelişim ve gerçekleşme yönünü işaret ederler. Ayrıca farkındalık getirir, önceden görülmeyen şeyleri açığa çıkarırlar. Ralph Waldo Emerson’un dediği gibi:

“Yeterince karanlık olduğunda yıldızları görebilirsiniz.”

Notlar

  1. En eski kaydedilmiş tutulma, MÖ 3340 yılının 30 Kasım’ında gerçekleşmiş olabilir. İrlanda’nın Meath Kontluğu’ndaki Loughcrew Megalitik Anıtı’nda spiral ve dairesel şekillerden oluşan bir dizi petroglif bulunmuştur. Eclipses, Dr. Isabel Hawkins, https://solarsystem.nasa.gov/eclipses/about-eclipses/history.
  2. Judging Eclipses: Traditional Rules (extracted from An Introduction to Political Astrology, by Charles E. O. Carter, 1951, p.54. Republished 2005 by Astrology Classics), Skyscript. https://www.skyscript.co.uk/eclipserules.html.
  3. Ibid.

Kaynaklar

Close