5 Mayıs 2023’te Türkiye saatiyle 20:34’te 14°Akrep’te Yarı Gölgeli bir Ay tutulması gerçekleşiyor. Bu tutulma, Avrupa, Asya, Afrika, Avusturalya ve Antartika’dan izlenebilecek. Tutulma haritasında, Boğa’daki Güneş, Uranüs ve gerileyen Merkür ile kavuşum halinde; orijinalliği, özgürlüğü ve buluşu temsil eden gezegen Uranüs’ün etkisi, alışıldık/bilinen sistemden veya rutinden sapma eğilimini gösteriyor. Daha bireysel ve özgür olma isteğimiz artabileceği gibi, problemlere bakış/çözüş şeklimizi tamamen değiştirmemize neden olabilecek deneyimler yaşamak da olası. Uranüs etkisini, ani ve ‘hızlı’ bir şekilde gösterebilir, bu yüzden bir konuyu kavrayışımız (şimşek gibi gelen bilgi/sezgi) ve o konuya müdahale etme şeklimiz de ani ve hızlı olabilir. Ayrıca yaşamda ‘değişiklikler’ yapma isteğinin artması, şok edici/beklenmedik gelişmelerle önceden geçerli olan şeylerin geçersiz kılınması, isyan/başkaldırı ile aniden bir karardan caymak/yol değiştirmek ya da özgürlüğü göze alamayarak boyun eğmek, ihanet, öngörülemezliğin getirdiği huzursuzluk/gerilim, yaşamı daha ‘farklı’ bir şekilde organize etme veya farklı bir yola gitme isteği söz konusu olabilir…
Bu bahsettiğim kavuşumun karşısındaki Akrep’teki Ay ise, ‘Yanık Yol’da’(Via combusta). Klasik astrolojiye göre 15° Terazi – 15° Akrep arası ‘Yanık Yol’ olarak kabul edilir ve burası başta Ay olmak üzere diğer gezegenler için zararlı bir konumdur. (Ay’ın zaten Akrep’te düşük bir konumda olduğunu ekleyelim). Bu alan, istikrarsızlık, belirsizlik, işlerin istenildiği gibi sonuçlanmaması, korkuların/endişelerin artması, gizli saklı işler, hilekarlık, ani/beklenmedik olaylar, şiddet, kaza ve yangın ile ilişkilendiriliyor. Bir anlamda bir şeylerin istediğimiz gibi tamamlanmasına/sonuçlanmasına engel olabilecek unsurların etkisinde kalabilmek söz konusu. Bu yüzden, olayların akışını sürekli kontrol etmekten veya durumu iyice anlamadan bir konuya müdahale etmekten ziyade, bizden büyük bir ‘Gücün’ (Yaşam/Evren/Tanrı) iş başında olduğunu hatırlayıp biraz geri çekilmek ve sabretmek oldukça önemli olabilir. Hatta bazen aklımızın veya çevrenin bize dayattıklarından çok, kendi iç sesimizi ve önsezilerimizi dinlemek çok daha iyi sonuçlar almamızı sağlayabilir…
Akrep’teki Ay’ın düzenleyicisi Mars’ın da ‘düşük’ (güçsüz) konumda olduğu Yengeç’te ilerlediğini hatırlarsak, mücadeleleri doğru seçmek ve kendimizi veya sınırlarımızı zorlayan hamlelerden sakınmak akıllıca olabilir; Mars’ın Koç’taki Jüpiter ile yaptığı kare açı, özellikle öfkenin/kavganın dozunu ayarlama veya her anlamda ‘sınırları belirleme’ gerekliliğini vurguluyor. Gerektiğinde kendimizi ve değerlerimizi korumamızı sağlayacak şekilde hareket etmek oldukça önemli. Boğa’daki kavuşumun düzenleyicisi Venüs ise İkizler’de ve Balık’taki Neptün’e kare açı yapıyor. Bu kare yukarıda bahsettiğim, belirsizlik, işlerin bulanması, aldanmak/aldatılmak, iştahta ölçünün kaçması (iştahta/zevklerde sınırsızlık) sevgide/aşkta hayal kırıklığı veya sahte/parıltılı şeylerin peşinden giderek hüsrana uğramak gibi temalara işaret edebilir. En önemlisi tutulmanın Akrep’te gerçekleştiğini düşünürsek, maddi/manevi kayıplar söz konusu olabileceği gibi, uzun süredir tutunmaya çalıştığımız unsurları(profesyonel/ailevi/özel ilişkiler vs.) temelden değiştirebilecek ‘yoğun’ deneyimler/krizler de yaşayabiliriz…
Akrep’teki Ay’ın Sabian Sembolü cümlesi ise şu şekilde: “Çocuklar beş kum tümseğinin etrafında oynuyorlar”. Sembol, içinizde daha büyük şeyleri başarma potansiyeli ve azmi olduğundan bahseder fakat bunların neler olduğunu belirlemekte veya biliyorsanız da ‘nasıl’ yapacağınızı anlamakta zorluk çekiyor olabilirsiniz. Bu sembol, bir anda karmaşık bir yolu tercih etmenizi veya risk almanızı önermez; daha ziyade, öncelikle basit olandan başlamanızı veya aklınızdaki fikirlerle bir müddet ‘oynamanızı’ önerir. Bu süreçte ufak denemeler yaparak aldığınız sonuçları değerlendirebilir ve aldığınız sonuçlar üzerinden, yöntemlerinizi değiştirip değiştirmeyeceğinize karar verebilirsiniz. Semboldeki ‘beş’ sayısı ise, insanoğluna (4 uzuv ve onları yöneten baş), sağlığa, sevgiye, beş duyuya, merak duygusuna, özgürlüğe ve değişime işaret eder. Bedensel ihtiyaçlarınıza kulak vermek, beş duyunuza hitap eden, size keyif veren aktivitelere yönelmek, rahatlamak ve eğlenmek bu sembolün diğer tavsiyeleridir. Sabit fikirlilik, inatçılık, katılık veya tek bir alternatife saplanıp kalmak sağlığınızı da etkiliyor olabilir. Bu durumda boynunuza genellikle ‘kendinizin’ doladığı bu zincirlerden kurtularak, zihinsel ve ruhsal özgürlüğünüze yeniden kavuşmanız önemlidir. Semboldeki ‘oyun’ çağrışımı, yaratıcılığa, eğlenmeye ve başkalarıyla bağ/empati kurmanızı sağlayan sosyal aktivitelere işaret ettiği gibi, bir ‘iyileşme’ sürecini de gösterir. Önceden gözünüzde büyüttüğünüz ve size rahatsızlık veya korku veren şeyleri aşmak üzere olabilirsiniz. Sembol, ‘kum tümseklerinin’, yani önceden ‘sorunlar’ veya ‘zorunluluklar’ olarak gördüğünüz bazı şeylerin zihninizdeki önemini yitirmeye başladığını söyler ve ‘değişim’ rüzgarı, kumulları dağıtmak üzere iş başındadır …
Astroloji Dergisi/Gözde Kara
Kaynaklar:
*Astroloji Dersleri, Barış İlhan
* https://sabiansymbols.com/
*YANIK YOL (VIA COMBUSTA) – Astroloji Dergisi
